Mutluluk denilen bir gerçek var
An ile hatırlanan,
Ölüm gibi bir gerçektir, aslında
Kapımızı çalmayınca bir yerlerde olduğunu unuttuğumuz
Ölüm gibi bir gerçektir, mutluluk
Nefes aldığını hissettiğin
Son nefese kadar aradığın
Aramaktan yılmadığın
Yıkılıp yıkılıp ayağa kalktığın
Bir Gerçektir Mutluluk.
Biliyorsun ki
Vazgeçersen aramaktan yenileceksin
Birde yenik başlamışsan bu hayata
Şans denen namertle arası bozuk olanlardan mısın sende
Vazgeçmek gibi bir lüksü olmayanlar içindir
Yaşamasını bilene, ölüm
Mutsuzluğun ne demek olduğunu bilene, mutluluk
Ölüm gibi bir gerçektir, mutluluk
Ağladığın geceler artık haram, yasak sana
Gözlerinden süzülen incilerin hesabını verebilecek misin
Söylesene sen yarına.
Çıkıvermeli şimdi Gülek’te bir tepeye
Şöyle bir salıvermelisin kendini
Dönmüyormuş ca sına sanki dünya
Kimse yokmuş gibi
Say söv isyan et, son kez yine ağla
Bu hüznün
Sonbaharın olmalı artık
Gamdan yana ne varsa mazinde dipsiz bir kuyuda
Bahar yakın
Çiçekler filizlenmiş bak
Işıl ışıl parıldıyor bu şehrin ışıkları artık
Yaz yakın
Güneşin içimizi
İçin için ısıtacağı günler yakın.
Kah gülüp kah eğlenmek yakın
Dicle olup, Fırat olup
Seyhan olup
Taşıp Taşıp coşmak Yakın.
Zahir UNAT. 10.06.2016 15.08
Ayşegül hanıma ithafen yazıldı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder